Elbette vücudumuzun bir parçası olan ağız ve diş sağlığımızı genel sağlığımız dışında değerlendirmek mümkün değil. Uzun yılları kapsayan sayısız araştırmalar sonucunda diş sağlığımızın genel sağlığımıza doğrudan ve dolaylı pek çok etkisi ortaya çıkarken, bu etkilere her geçen gün yenileri eklenmektedir.

Sağlıksız bir ağız, kalp hastalıklarından inmeye ve şeker hastalığına varan çeşitli hastalıkların oluşmasına veya ilerlemesine neden olabilir. Ayrıca hamilelik döneminde düşük riskinin ve prematüre doğum riskinin de sağlıksız bir ağızla bağlantılı olduğu yine araştırmalar sonucunda ortaya çıkmıştır.

Ağız sağlığı, sağlıklı dişler ve diş etleriyle bir bütündür. Diş ve diş eti hastalıkları tedavi zorluğu maliyeti açısından, alınabilecek ciddi risklerin karşısında çok kolay tedavilerdir. Hiçbirimiz diş eti hastalığı yüzünden kalp hastası olmayı istemeyiz, bu nedenle daha yolun başında önlemimizi almamız mutlaka önem taşır.

Kalp Hastalıkları, Felç, Diyabet ve Erken Doğum Riski

Çürük diş ve diş eti hastalığı olan kişilerde ağız içindeki zararlı bakteriler kan yoluyla kalbe taşınır. Kalp kapakçığı problemi olan hastalarda enfeksiyona varan ciddi sorunlara yol açarken, bakterilerin üreteceği protein damarları etkiler. Bu olumsuz etki kalp krizini bile tetikleyebilecek sürecin bir parçası olur.

Araştırmalar inme geçirmiş hastaları inceleğinde, ağız enfeksiyonları geçirmiş kişilerin, geçirmemiş kişilere göre 2 katı fazla oranda felç riski taşıdığını söylemektedir.

Aynı şekilde gebelikte düşük ve erken doğuma yönelik araştırmalar, diş eti hastalıklarının riski 3 katına çıkardığını ortaya koymuştur.

Şeker hastalığındaki etkisi ise, diyabet hastalarının daha kolay enfeksiyona yakalanmasından dolayı diş eti hastalıklarına yakalanma riskinin yüksek olmasıdır. Diş etlerinde oluşacak enfeksiyon kan şekerinin yükselmesine ve diyabetin ilerlemesine yol açabilir. Yani diyabet hastalarının diş eti hastalıklarına karşı özellikle dikkatli olması gerekir.

Bunlar dışında sağlıksız bir ağız akciğerleri de etkiler. Zatüre gibi bakteriyel göğüs enfeksiyonları ağızdan solunarak vücuda girer. Diş eti hastalığı olan kişilerin ağzında daha fazla miktarda bakteri bulunması ve bunların akciğerlere taşınması, özellikle ileri yaşlar için tehlikeli olabilir.

Hangi Diş Sorunlarında Tedavi Düşünmeliyim?

Öncelikle benim önerim, mutlaka 6 ayda bir diş hekiminize muayene olmanız yönündedir. Bu muayenelerin faydası hastalığa dönüşmeyen ufak sorunların baştan belirlenmesiyle, erken önlem alınması ve kısa sürede eski sağlığınıza kavuşmanızdır.

Aşağıdaki problemlerden biri ortaya çıktığı zaman doktora başvurmanız gerekir:

  • Diş fırçalarken diş etlerinde kanama,
  • Diş etlerinde sızlama, kızarıklık, şişlik,
  • Ağız tadının değişmesi,
  • Ağız kokusu,
  • Gevşemiş ve sallanan dişler,
  • Ağzıyan, sızlayan dişler.

Diş eti hastalıklarında genetik yatkınlıktan söz edilebilir, ancak bu yatkınlık hastalık sebebi değildir. En önemli sebep yetersiz ağız hijyenidir. Dişlerinizi yılda en az 1 kere (önerim 6 ayda bir) temizletmeniz riski büyük miktarda azaltır. Dişlerde oluşan plağı uzaklaştırmanız ise, sadece diş fırçalama ve diş ipi kullanarak sağlanabilir.